Boletus aereus veya kara kafa bolet mantarı, Boletaceae familyasından oldukça değerli bir mantardır. Çapı 30 cm’ye kadar ulaşabilen mantarın koyu kahverengi bir şapkası vardır. Diğer bolet mantarları gibi kara kafa bolet mantarının da lameller yerine şapkasının altından aşağı uzanan tüpler bulunmaktadır.
Çoğu zaman yaz ve sonbaharda hava sıcakken ortaya çıkan mantar özellikle meşe, kayın, kestane gibi ağaçların ve toprağın asitli olduğu yerlerde görülür. Genelde yol kenarları ve parklarda yetişen mantar özellikle Akdeniz ülkelerinde sıklıkla tüketilmektedir.
En az yakın akrabası olan Boletus edulis kadar lezzetli olan kara kafa bolet mantarının etinin biraz daha sıkı olduğu söylenebilir. En çok aranan yenilebilir mantarlardan biri olan bu mantar bazen bronz çörek mantarı olarak da anılmaktadır.
Kara Kafa Bolet Mantarı (Boletus Aereus) Özellikleri
Taksonomi: Mantar bilimsel ismini, Jean Baptiste Francois Pierre Bulliard’ın 1789 yılında yaptığı bir tanımdan almıştır. 1886’da Lucien Quélet, türü artık kullanılmayan Dictyopus cinsine aktarmıştır. René Maire ise 1937’de onu B. edulis’in bir alt türü olarak yeniden sınıflandırmıştır. Amerikalı mikolog Harry Thiers ise 1975’te Boeltus aereus ismini kullanmıştır.
Etimoloji: Mantarın sıfatı olan “aereus”, Latincede “bronz veya bakırdan yapılma” anlamına gelmektedir. “Bolet” ise mantarın cinsini ifade etmektedir.
Ekoloji: Özellikle meşe ağaçlarının olduğu ormanlarda bulunur. Ancak kestane ağaçlarının olduğu sıcak ve kuru yerlerde de görülebilir. Genelde Akdeniz ülkelerinde rastlanır.
Şapka: Şapkası başlangıçta tüylüdür. Ancak kısa zaman içinde ince çatlaklı veya granüllü bir yüzeye sahip olur. Rengi koyu kahverengidir. Olgunlaştığında çapı 7 ila 20 cm arasında değişir. Şapkanın kenarları genelde merkeze göre daha kırmızımsı-kahverengimsidir. Kesildiğinde etinin rengi genelde beyaz kalır veya yavaş yavaş morumsu bir renk alır.
Tüpler: Mantarın tüpleri, şapkası kesildiğinde ortaya çıkar. Beyaz veya açık krem rengidir. Olgunlaştığında kükürt sarısı olur. Yaşlandıkça pas rengine dönüşen çok küçük gözenekler haline gelir. Mantarın tüpleri ve gözenekleri kesildiğinde hızlı bir şekilde renk değiştirmez. Ancak kısa bir süre sonra kırmızımsı bir renk alır.
Sap: Yüzeyinde kahverenginin üzerinde ince bir ağ deseni görülebilir. Sapın tepesi genelde en koyu rengidir ve merkezi ise daha soluk ve pembemsi bir renktedir. Bazen sopa şekline sahip olan mantarın sapı 5 ila 12 cm yüksekliğinde olabilir. En geniş noktası ise genelde en fazla 8 cm’dir. Sapın eti beyazdır ve çok serttir.
Eti: Beyazdır ve serttir. Hafif bir tadı vardır.
Kokusu: Topraksı bir kokuya sahiptir.
Spor baskısı: Zeytin rengi veya kahverengidir.
Benzerleri: Boletus reticulatus, kara kafalı bolet mantarıyla oldukça benzerdir. Bununla birlikte rengi daha soluktur, şapkası daha çatlaklıdır ve genelde sapından tabanına doğru uzanan beyazımsı bir ağ yapısı vardır.
Boletus pinophilus, daha çok kozalaklı ağaçların altında bulunur ve kırmızımsı-kahverengimsi başlığa sahiptir.
Boletus edulis, mevsimin ilerleyen dönemlerinde ve daha düşük sıcaklıklarda ortaya çıkar. Daha soluk renkli bir şapkası ve sapı vardır.
Tylopilus felleus, zehirli bir mantardır ve sap kısmı daha koyudur.
Boletus betulicola’nın gri-kahverengi şapkası vardır. Genelde huş ağaçlarının olduğu yerlerde görülür.
Yenilebilirlik ve toksisite: Yenilebilir bir türdür. Özellikle kurutularak tüketilmektedir. Diğer bolet mantarları gibi dilimlenip kurutulabilir. Kurutulduktan sonra buharlı pişiricide pişirilebilir. Mantarı kuruttuktan sonra hava geçirmez bir kavanozda saklamak gerekir. Yaklaşık 20 dakika kadar sıcak suda bekletilerek yemeklerde kullanılabilir. Suda mantar aroması kalacağından suyu sonradan yemeklere ekleyerek kullanmak mümkündür. Mantar kurutulduğu zaman az miktarlarda kullanılsa dahi yemeklerin aromasını arttırmaya yardımcı olabilir.