Armillaria ostoyae, bal mantarı türlerinden biri olup hafif tatlı ve topraksı tadıyla yenilebilir bir mantardır. Lezzetli olmasının yanı sıra serbest radikallerle savaşarak kronik hastalıklara karşı korunmaya yardımcı olabileceği bilinen bu mantar, çiğ olarak tüketildiğinde ciddi yan etkilere neden olabileceği için pişirmeden tüketilmemelidir.

Hem sert hem de kozalaklı ağaçlarda yetişebilen Armillaria ostoyae’nin sapında yüzük bulunmaktadır. Krem-kahverengi şapkası ise pullarla kaplıdır. Armillaria ostoyae, ağaçların büyümesini engelleyebildiği ve dip çürümesine neden olabildiği için ağaçların ölmesine neden olabilir. Özellikle Armillaria ostoyae’nin üzerinde yetiştiği kozalaklı ağaçlarda ölüm riski daha fazla olabilir.

Eşeyli üremeyle çoğalan mantar türlerinden biri olan Armillaria ostoyae’nin spor baskısı beyazdır. Sporların rüzgar ve hayvanlar sayesinde yayılmasıyla mantarın çoğalması gerçekleşmektedir. Uygun ortamı bulduğunda yüzlerce ve hatta binlerce yıl sürekli büyüyebilen Armillaria ostoyae, dünyanın en büyük canlısı olarak kabul edilmektedir.

Armillaria Ostoyae Özellikleri

Taksonomi: 1970 yılında Fransız mikolog Henri Charles Louis Romagnesi tarafından Armillariella ostoyae olarak isimlendirilmiştir. 1973 yılında Çek mikolog Josef Herink tarafından Armillaria ostoyae olarak yeniden isimlendirilmiştir. Armillaria ostoyae’nin eşanlamlıları arasında Armillaria obscura (Schaeff.) Horak ve Armillaria polymyces (Gray) Singer & Clémençon bulunmaktadır.

Etimoloji: Mantara “Ostoyae” sıfatı, kendini botaniğe ve mikolojiye adamış olan Fransız gazeteci Paul Ostoya’yı onurlandırmak için verilmiştir.

Ekoloji: Kozalaklı ağaçlarda veya geniş yapraklı ağaçlarda parazitik olarak yaşar. Ayrıca ölü kütüklerde ve köklerde, bazense düşen dallarda saprobik olarak yaşayabilir.

Şapka: 5 ila 15 cm çapındadır. Başlangıçta dışbükeydir, sonradan merkezi basık olacak şekilde düzleşir. Genelde kırmızı-kahverengidir. Ancak daha solgun renklerde de olabilir. Üzeri gençken kahverengi pullarla kaplıdır. Olgunlaştığında hemen hemen pulsuz hale gelir. Eti beyaz ve serttir.

Lameller: Lameller sık ve beyazdır. Olgunlaştıkça krem veya pembemsi bir renk alır.

Sap: Yüzüğün üst kısmı beyazdır. 5 ila 15 mm çapında ve 6 ila 15 cm boyundadır. Silindiriktir. İnce tüylü bir yüzeye sahiptir. Eti beyaz, dolgun ve oldukça serttir. Alt kısmında, üzerinde koyu kahverengi pullar bulunan beyazımsı bir çift yüzüğü vardır. Olgunluğa kadar gövdede kalan bu yüzükler, mantarın Armillaria mellea’dan ayırt edilmesine yardımcı olur.

Eti: Güçlü asidik bir tadı vardır. Pişirildiğinde genelde yenilebilir bir lezzette olsa da bazı kişiler mantarın tadını yenilemez bulabilir.

Kokusu: Hafif asidik bir kokusu vardır.

Spor baskısı: Beyazdır.

Benzerleri: Benzer mantarlardan biri olan Armillaria gallica, alçak rakımlı yerlerde sert ağaçlarda yetişir. Yumru benzeri geniş bir şekilde inen bir taban kısmına sahiptir.

Armillaria borealis ise şapkasında hafif pullar bulunan bir mantardır. Genelde sert ağaçların üzerinde sık kümeler halinde görülür.

Armillaria tabescens’in sapında yüzük yoktur. Mantarın lamelleri olgunlaştıkça pembeye döner.

Armillaria mellea’nın şapkası pulludur ve sapında sarımsı bir yüzüğü vardır. Yüzüğün alt kısmında koyu renkli pullar yoktur.

Pholiota squarrosa, Armillaria Ostoyae ile benzer renge sahiptir ve pullarla kaplıdır. Lamelleri pas rengine döner. Kokusu ve tadı turp gibidir.

Armillaria cepistipes, kozalaklı ağaçlarda yetişir. Şapkasında ince pullar vardır. Tabanı geniş bir yapıdadır.

Yenilebilirlik ve toksisite: Armillaria türlerinin hepsi pişirildiğinde yenilebilir olarak kabul edilse de Armillaria Ostoyae gibi bazı mantarların zehirlenme vakalarından sorumlu oldukları düşünülmektedir. Bununla birlikte iğne yapraklı ağaçlarda ve özellikle ladinlerin üzerinde görülen Armillaria ostoyae’lerin uygun bir şekilde pişirildiğinde yenilebilir oldukları kabul edilmektedir. Ancak tüm mantarlar için geçerli olduğu gibi Armillaria ostoyae’yi bol miktarda tüketmeden önce vücudunuzun mantara karşı reaksiyon göstermediğinden emin olmak için mantarı başlangıçta az miktarda tüketmeniz önemlidir.